İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) hatalı çalışmaları tarihi eserlere de hasar veriyor.
Daha önce de farklı tarihi eserlere verdiği zararla gündeme gelen İBB, bir yeni olayla gündemde.
Bostan İskelesi Sokağı’nda bulunan Sultan 2. Mahmud’un kızı Adile Sultan’ın türbesinin son hali, görenleri şaşkına çeviriyor.
Kubbesi ile duvarlarında derin çatlaklar olan ve kalaslarla desteklenen yapı, çökme tehlikesi taşıyor.
Yapının kapısının asma kilitle kapatıldığı ve bazı korkulukların da kırıldığı görüldü.
Zemini yumuşadı
Önünden geçenlerin kırık camlarından içine bakarak üzüldüğü ecdat yadigarı türbe, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yol çalışması sırasında yapının statiğinin bozulması nedeniyle restore edilemiyor.
Yumuşak zeminde yer alan türbenin restorasyonu için zeminde dolgu çalışması yapıldı. Yapının restore edilmesi için zeminin sertleşmesinin beklendiği kaydedildi.
“Adile Sultan sarayda divan sahibi olan tek kadındır”
Eyüpsultan Araştırma Merkezi görevlisi ve Sanat Tarihçisi Hülya Yalçın, Adile Sultan Türbesi’nin tarihini anlatarak, restorasyon sürecinden bahsetti.
Yalçın, şunları ifade etti:
Adile Sultan, Sultan 2. Mahmud’un kızı ve 2. Abdülmecid’in kız kardeşidir. Annesini çok küçük yaşta kaybettiği için 2. Mahmud’un başka bir eşi tarafından yetiştirilmiştir. Onu kendi çocuğu gibi büyütmüş ve çok iyi bir eğitim almasını sağlamıştır.
Arapça ve Farsça biliyor. Şiire çok hakim, çünkü babasının adli mahlası olan şiirleri olduğunu biliyoruz. Adile Sultan’a da 2. Mahmud kendi mahlasından yola çıkarak Adile ismini vermiş. Adile Sultan sarayda divan sahibi olan tek kadındır. Divan yayınlayacak kadar çok şiir yazmıştır.
Adile Sultan, 19 yaşına geldiğinde Mehmet Ali Paşa ile evlenmiştir. 3 tane çocuğu oluyor. Kız çocukları çok erken yaşta vefat ediyor, oğlu biraz daha uzun yaşıyor. Eşini de kaybettikten sonra tamamen dünya işlerinden elini eteğini çekiyor. Tasavvufa yöneliyor ve bir tekkeye intisap ediyor.
Eyüp Sultan Türbesi’nin arka tarafına yaptırdığı bir itikaf odası var. Kalan ömrü boyunca bütün Ramazan aylarını ibadet ederek orada geçiriyor. Ömrü boyunca da bütün gelirini özellikle kız çocukları, genel olarak da yoksullar ve muhtaçlar için harcayarak geçirmiştir.
Adile Sultan Türbesi aslında eşi için yaptırılmıştı. Mehmet Ali Paşa’nın vefatından sonra yapıldı. Adile Sultan da buraya defnedilmiştir. İki oda şeklindedir. Kendi kızları da buraya defnedilmiştir.
Türbe cülus yolu üzerinde yer alıyor. Aslında Eyüpsultan’ın en prestijli yeridir. Çünkü padişahlar tahta çıkmadan önce kılıç kuşanmak ve halka padişahın kim olduğunu anlatmak için düzenledikleri törene buradan yürüyorlardı. Padişahlar deniz yoluyla buraya gelirlerdi ve bu yolu yürüyerek Eyüp Sultan Türbesi’nde kılıç kuşanıp, sonra Topkapı Sarayı’na dönerlerdi.
Halk böylece padişahın kim olduğunu görmüş oluyordu. Bu yolun üstünde Hüsrev Paşa’nın türbesi var. Onun yanında Prens Sabahattin’in içinde yattığı bir türbe daha var. Adile Sultan Türbesi’nin karşısında Hüsrev Paşa Kütüphanesi var.
Hemen onun yanında da Eyüp’ün en zarif yapılarından Mihrişah Sultan Külliyesi var. Eyüpsultan Mezarlığı ve haziresi yine bu yolda.
“Bu güzel yolda yapılan çalışma Adile Sultan Türbesi’ni yok ediyor”
Adile Sultan Türbesi’nde neden restorasyon yapılmadığı sorusuna cevap veren Hülya Yalçın, şunları söyledi:
Türbe neden bu halde sorusuna cevap verecek olursak, bu güzel yolda İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan bir altyapı çalışması sırasında çok fazla derine inilmesinden dolayı yapının statiği bozuldu.
Türbenin zeminin yumuşak olması, sağlam olmamasından dolayı kubbesinde çatlaklara ve tehlikeye sebep olmuştur. Zemin sağlamlaştırılması yapılmış.
Zemin sağlamlaştıktan sonra restorasyon çalışmalarına başlanacak, daha sonra tamamlanıp türbe yine ziyaretçilere açılacak. Zemine dolgu yapılmış, o dolgunun sağlamlığını kontrol ediyorlar. Uygunluk verildiği zaman restorasyona başlanacak.
Bir yanıt bırakın