Namık Kemal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Gökmen Kantar, proje ile sınırların netleşeceğini, mera, tarla kavgalarının sona ereceğini belirterek, “Toplumsal huzura katkı sağladığı gibi yatırımcı açısından da yatırım alanlarının sahadaki analizini ve yatırımcının doğru yatırım yapması da büyük katkı sağlayacaktır” dedi.
İçişleri Bakanlığı, Türkiye’nin mülki idari sınırlarının netleştirilmesi ve dijital veri tabanının oluşturulması amacıyla 2018’de başlattığı MİDAS’ın ilk aşamasını tamamladı. Trakya bölgesinde başlayan çalışma kapsamında Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ’daki tüm kaymakamlık ve valiliklerin arşivleri incelendi. İdari sınırlara ilişkin evrakların tamamı taramadan geçirilip, köylerin ve meraların idari sınırları netleştirildi. Sahaya çıkan ekipler, eldeki dokümanlar ile arazideki durumu karşılaştırdı. Köylerin ve meraların idari sınırların netleştirilmesinin ardından, yeni koordinatlar elektronik ortama taşınıyor ve tescil ediliyor.
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Gökmen Kantar, projenin sağladığı kolaylıklarla kamusal hizmetin daha iyi bir şekilde yapılmasının önünü açacağını ve ülkeye büyük ölçüde fayda sağlayacağını söyledi. Kantar, “Bu projenin getirisi olarak ülke genelinde özellikle yerel ve merkezi hızlı ve daha doğrudan tek bir e-devlet yapısı içerisinde yerel ve merkezi kurumların entegre olabileceği bir sistemi hayata geçirilmesi planlanmaktadır. Bu noktada özellikle Türkiye’deki il, ilçe köy ve mahallelerdeki sınır anlaşmazlıkları bunlardan çıkan uyuşmazlıklar ve hukuki süreçlerin uzun bürokratik süreçlerinde MİDAS projesi sayesinde önüne geçilerek Türkiye’deki yatırımların ve kamu hizmetlerinin verilmesinin önü açılacak” dedi.
‘HUKUKİ SÜREÇLERİN ÖNÜNE GEÇİYOR’
Doç. Dr. Kantar, projenin tamamlanmasıyla anlaşmazlıkların ortadan kalkması gibi bir özelliği olduğunu belirterek, “Türkiye’de mülkü idare sınırları illerde, ilçelerde, köylerde ve mahallelerde bilindiği gibi Osmanlı döneminden bu yana yapılan mülki idare sınırlamalarıyla ortaya çıkmıştı. Bu sınırlama çalışmalarında ortaya çıkan karışıklıklar da ne yazık ki toplumsal alana sirayet etmiş, kurumların dışında vatandaşların da birbirleriyle olan anlaşmazlıklarına, uyuşmazlıklarına sebep vermişti. Hatta bizim Türk sinemasında güzel de bir film vardır. Yeşil Vadi kimin? Yeşil Vadi aslında MİDAS projesi ile hepimizin olduğu ortaya çıkıyor ve bu anlaşmazlıkları da hem hukuki süreçlerin önüne geçiyor. Hem de coğrafi ve konumlama sistemlerini harita üretim teknikleriyle beraber tek elden vatandaşın ulaşabileceği bir sistem sayesinde de netliğe kavuşturarak bu anlaşmazlıklarda ortadan kaldırıyor. Özellikle merkezi ve idare noktada mülki sınırların belirlenmesi, belediye sınırlarını tespiti noktasındaki belediye sınırlarının yönetimi buradaki sınırların belirlenmesi ve çözümü noktasında birçok anlaşmazlığı ortadan kaldırıyor” diye konuştu.
‘TARLA, MERA KAVGALARI SONA ERECEK’
Projeyle ilgili belediye ve yerel yönetimlerin sorumlulukları olduğunu söyleyen Kantar, “Bu sorumluluklar özellikle belediyeler ve muhtarlar burada halkı bilinçlendirerek MİDAS projesi hakkında bilgilendirerek sisteme entegre olmasını sağlayacaklar. Bu sayede belediye ve yerel yönetimlerde kendi sorumluluklarının birçoğunda veya vatandaşa vereceği cevaplardan karışıklıklar nedeniyle ortaya çıkan sorunlardan da kurtulmuş olacak. MİDAS coğrafi mülki idari sınırların güncellenmesi ve sayısallaştırması noktasında ortaya koymuş olduğu netlikle de bu problemlerin çözümüne direkt ışık tutacaktır. Bilindiği gibi köylerde, Anadolu’da olsun özellikle bazı bölgelerde arazi, mera kavgaları bu anlaşmazlıklardan ortaya çıkıyor. Bu anlaşmazlıklarda aslında temel kaynağı özellikle mülki idarelerdeki belirlenen sınır uyuşmazlıklarından kaynaklanıyor. Şimdi sınırlar netliği kavuştuğu zaman sadece sınırların envanteri değil, oradaki nüfus yoğunluğu alanın yüz ölçümü, bunlar da netliğe kavuştuğu için bu kişiler arası uzun mahkeme süreçlerinden veya anlaşmazlıklardan ortaya çıkan Türkiye’de bir gelenek haline dönüşmüş tarla mera kavgalarda sona ermiş olacak” ifadelerini kullandı.
‘YATIRIMA KATKI SAĞLAYACAK’
Doç. Dr. Gökmen Kantar, MİDAS’ın ülkedeki yatırımlara da katkı sağlayacağını belirterek, “Özellikle Trakya bölgemizin pilot bölge olarak seçilmesi hem coğrafi uygunluğu, hem coğrafi kolaylığı açısından bu işleri bütün Türkiye’de örnek bir proje olarak halkımız tarafından anlaşılmasına katkı sağlayacak. Diğer bir yandan da yerel ve merkezi yönetimlerin de sisteme entegre olmasını sağlarken Türkiye’nin 2015/2018 yılındaki almış olduğu eylem planlarının 2016-2019 yılındaki yine e-devlet eylem planlarına stratejilerine uygun olarak Türkiye’nin bir coğrafi bilgi sisteminde ortaya çıkmasına imkan sağlayacak. Bu imkan da özellikle Türkiye’deki anlaşmazlıkları, kurumlar arası anlaşmazlıkları, il, ilçe, köy ve mahallelerde kişiler arası anlaşmazlıklar ortadan kaldıracak. Yatırımın en önemli geri dönüşümü şudur; yatırımda bir bölgenin potansiyelinin coğrafi konumlarının ve sınırlarının bilinmesi lazım ki yatırımcı oraya gelsin. Ve kişilerin dışında bu sınır anlaşmazlıklarından ortaya çıkan uzun süre bürokratik engellerden ortaya çıkan yatırım engellemeleri de ortadan kalkacak. O zaman bu yatırım alanları da açar ki, mülkü idare sınırlarının sayısallaşması ve güncelleşmesi açısından yatırımların, yatırımcının uzun bürokratik mevzuat noktasında engellenmesinin önüne geçecek. Toplumsal alanda, toplumsal huzura katkı sağladığı gibi yatırımcı açısından da yatırım alanlarının sahadaki analizini ve yatırımcının doğru yatırım yapması da büyük katkı sağlayacaktır” dedi.
Bir yanıt bırakın