Vatandaşlara attığı kısa mesajların engellendiğini belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Engellenen kısa mesajımda şunu söylemiştim: ‘EYT’deki çifte standart son bulacak, 8 Eylül 1999’da sigortalı olan emekliliğe hak kazanıyor ama bir gün sonrasında sigortalı olan tam 17 yıl sonra emekli olabiliyor. EYT’deki bu adaletsizliği bitireceğim. Vatanını seven sandığa gelsin.’ Halkımızla buluşmamıza, size sesimizi duyurmamıza tahammül edemiyorlar. Sürekli iftiralar, yalanlar, komplolar, sandıklarda tuhaflıklar, müşahitleri yasaklama çabaları, Babala TV’yle ilgili korkunç bir yalan kampanyası, montaj videolar, ayrıca mobil ekranlarımızı yasaklamalar… Şimdi de gazetecilere programımızı duyuracağım kısa mesajı atamıyorum. Gazetecilere SMS atmam engelleniyor. Tümüyle karartma altındayım. Soruyorum Erdoğan, seçime mi girmeyeyim? Bu mu istediğin?”
‘Yeter bu iftiralar, yeter’
Kılıçdaroğlu, bir diğer sosyal medya mesajında ise “Benim Kandil’deki teröristlerle görüştüğüme dair kasetler olduğunu söyledin. Ey Erdoğan, sen nasıl bir Müslümansın!. Böyle bir görüşmeye dair elinde uydurma ve montaj olmayan gerçek bir kaset var da bunu yayınlayamıyorsan sen büyük bir yalancısın, müfterisin demektir. Samimi bir Müslüman olarak inandığım bütün mukaddesler üzerine yemin ediyorum. Hem vallahi hem billahi böyle bir görüşme yoktur, yalandır, iftiradır. Yeter bu iftiralar, yeter” ifadelerini kullandı.
‘Milliyetçiysen bana oyunu vereceksin’
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, dün akşam katıldığı Fox TV canlı yayınında özetle şunları söyledi:
TEMİZ İNSANLARA OY VER: İnançlı seçmene seslenmek isterim. Kul hakkı yemek en büyük günah mı, en büyük günah. Kul hakkı yiyenlere oy vermek o günaha ortak olma anlamına gelmiyor mu? Bir de temiz insanlara oy ver.
ELİNİ VİCDANINA KOY: Bürokratik hayatım da dahil bugüne kadar gördüğüm seçimlerin en kirlisini yaşıyoruz. Gündem tamamen montaj videolar üzerine inşa edilmiş vaziyette, yalan söylemek günah değil mi? Montaj yapıyorsunuz, sesleri taklit ediyorsunuz, bununla kendi halkına yalan söylüyorsun. Bu kadar iftira nasıl oluyor ya? Eğer ben Kandil ile görüşüyorsam sen bunun delillerini çıkarırsın, milletin önüne koyarsın, elime de vurursun kelepçeyi, atarsın mahkemeye, yok böyle bir şey. Hangi gerekçeyle iftira atıyorsun. Kardeşim sandığa gidiyorsan elini vicdanına koy öyle git.
ÖZDAĞ’LA PAZARLIK YAPILMADI: (Bir sorumluluk alacak mı, sorumluluk verecek misiniz Özdağ’a devlette, göçle ilgili? İçişleri Bakanlığı?) Oturulup bir pazarlık yapılmadı yani zaten kendisinin duruşu da ‘Bu ülkenin huzuru için üstüme ne düşerse ben o görevi rahatlıkla yapabilirim, bir vatansever olarak da Millet İttifakı’nın yanında duracağım, sığınmacı sorununu çözeceğiz’ dedi. Ben de kendisine teşekkür ettim.
ÜLKÜCÜLERE SESLENDİ: MHP’li kardeşime de söyleyeyim, Anayasanın ilk dört maddesini değiştirtmek istiyorsan, gideceksin oyunu Erdoğan’a vereceksin. Ülkücüysen, milliyetçiysen gelip bana oyunu vereceksin kardeşim. (Sonuç tahmininiz?) Alacağız. l ANKARA Milliyet
Bir yanıt bırakın